Ülkemizin ilk filateli dergisi olan ve sonrasında bu alandaki yayınlara temel oluşturan Pul Mecmuası‘nı yakından tanıyalım.
Toplumsal Tarih Dergisi, “Ülkemizin İlk Pul Koleksiyonu Dergisi Pul Mecmuası”, Tanju Demir – Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Araştırma Görevlisi, Temmuz 1999 Sayısı.
Ulusların bağımsızlıklarını ifade eden bayrak, para, ulusal marş gibi bazı simgeler, temsil ettikleri ulusların kendilerine özgü kültürel, ekonomik ve siyasi yapılarını da en yalın biçimiyle seslendirirler. Örneğin paranın, tarihsel gelişimi süresince önce resimsiz düz bir metal parçası olarak ortaya çıktığı, zamanla şehir devletlerinin, kral ve imparatorların kendi özgün simgelerini taşımaya başladığı ve bir egemenlik işaretine dönüştüğü görülür.
19. yüzyılda ise, bu simgeler arasına posta pulu da katılmıştır. Kullanılmaya başlanıldığından itibaren, antikçağda paranın bulunuşunu anımsatan bir şekilde, hızla yayılarak vazgeçilmez bir meta haline gelen pul, Sir Rowland Hill‘in İngiliz Parlamentosu’nda kabul gören tasarısının bir ürünü olarak, 1840’ta, siyah üzerine beyaz olarak basılan Kraliçe Victoria resimli ilk emisyonla doğmuştu. The Penny Black adıyla anılan bu ilk emisyonun ardından bu önemli buluş, öncelikle İngiliz sömürge ülkelerinden başlayarak tüm dünyada kullanılmaya başladı.
Osmanlı’da ilk posta pulları
Osmanlı Devleti ise, Tanzimatla birlikte Avrupa’dan alınan yeniliklerin içinde telgrafın da bulunmasına karşın postada pul kullanımı uygulamasına geçmek için pek istekli davranmamış, karasularında posta taşımacılığı yapan Levant Kumpanyalarına ait gemilerde bile pul uygulaması varken Osmanlı Posta ve Telgraf Nezareti, Mühür Devri’ni sürdürmüştür.
Agâh Efendi‘nin Posta Nazırlığı zamanında, zaten Avrupalı posta kumpanyalarının uygulamakta olduğu pullu posta yönteminin Osmanlı ülkesinde devlet tarafından da kabul görmesi sağlanmış, böylece devlet garantili ilk Osmanlı posta pulunun basımı ve kullanımına karar verilmişti. Üzerinde Devlet-i Aliyye-i Osmaniye ibaresi ve Nezaret-i Devlet-i Aliyye yazılı kontrol bordürü bulunan ilk posta pulları 1863’de tedavüle çıkarıldı.
Bu ilk emisyonun en belirgin özelliği Sultan Abdülaziz‘in tuğrası olduğu için dünya filateli literatürüne Tuğralı Pullar olarak geçmesiydi. Ancak, bu ilk serinin tirajı ve basımının hangi koşullarda yapıldığı hakkında doyurucu bilgilere ulaşmak çok zordur. Bunun en büyük sebebi, Türkiye’de pul koleksiyonculuğu ve bu konuyla ilgili yayınların azlığıdır. Üstelik mevcut yayınlar da kısıtlı bir okuyucu kitlesine seslendiklerinden çok az tanınırlar. İşte bu az tanınan yayınlardan biri, belki de en önemlisi 1897 yılında yayın hayatına başlayan ve hedef kitle olarak pul koleksiyoncularına yönelen Pul Mecmuası adlı dergidir.
Pulculuğun yanında bilim ve edebiyat
Pul Mecmuası’nın ilk sayısı, 2 Ağustos 1897 tarihini taşımaktadır. 21×28 cm boyutunda olan dergi çift sütunludur. Bu ilk sayıda derginin tanıtımı yapılmakta ve içeriği hakkında bilgiler verilmektedir. Derginin sahibi ve başyazarı Mehmed Ekrem Bey‘dir. İstanbul’da Alem Matbaası’nda basılan derginin idare merkezi de yine aynı matbaadır. Dağıtım işi ise, sözü geçen matbaanın yakınlarında olduğu belirtilen pul taciri Keçecizade Efendi‘nin dükkânıdır. Derginin künyesi şöyledir: “Ayda bir defa neşrolunur, fenni, edebi, risale-i mevkutedir”. Yani dergi, pulculuğun yanında bilim ve edebiyat alanlarına da eğilecektir.
“Mukaddime” başlığı altında yayın ilkeleri ve içerik hakkında bilgiler verilmektedir. Bu tanıtım yazısında pulculuğun, ilk pulun kullanılmasından itibaren hızla yayılarak dünya çapında bir uğraş, bir meslek haline geldiği, bununla da kalmayarak adeta bir bilim dalı olmaya başladığı, bu konuda Batıda pek çok kitap ve derginin çıktığı, oluşturulan zengin koleksiyonların özel salonlarda sergilendiği, yapılan pul müzayedelerinin de bu işle ilgilenenlerle dolup taştığı ifade edilmekte ve derginin amacının Osmanlı topraklarında da bu yararlı uğraşın yayılması ve meraklılarının artması olduğu belirtilmektedir.
Pul Mecmuası’nda ilk sayısından itibaren Türk ve dünya edebiyatıyla ilgili yazılar da yer almıştır. Bunlardan ilki Shakespeare‘in yaşam öyküsüdür. Ayrıca Mehmed Ekrem imzalı öykücükler, Fransızcadan yine Mehmed Ekrem tarafından çevrilen romanlar ve bilimsel yazılar derginin içeriğini zenginleşmektedir. Örneğin, ilk sayıda “Röntgen Şuâıyla Tedavi” başlıklı makalede röntgen ışınlarının kullanım alanlarından bahsetmekte olan Mehmed Ekrem o zaman için henüz tam anlamıyla tıbbın hizmetine sunulmamış olan bu keşfin Avrupa’daki ilk uygulamalarını tanıtmaktadır.
Pul Mecmuası yüksek baskı kalitesi ve sunduğu resimlerle de dikkat çekmektedir. Her bir klişesi ayrı ustalık ve özel bir teknik isteyen pul resimlerini çok canlı ve gerçeğine en uygun bir şekilde yayınlayabilmek kolay olmasa gerekir.
Dergide Osmanlı Devleti’nin 1863’te bastırdığı ilk puldan itibaren Köstence-Çernovada Deniz Kumpanyası, Lianos et Cie Şehir Postaları ve gazeteler için kullanılan özel posta pulları da dahil olmak üzere, derginin çıktığı ana kadar Osmanlı ülkesinde kullanılan pulların çoğu resimli ve açıklamalı olarak tanıtılmıştır.
Bu tanıtım yapılırken, yeni başlayan koleksiyonculara bazı pulları alırken sahte olmamasına dikkat etmeleri salık verilmektedir ki, o dönemde özellikle Fransa’da çok aranan Osmanlı pulları sahtelerinin bol miktarda yapılıp meraklılara gerçek pul fiyatından satılmakta olduğu ifade edilmektedir. Ayrıca dünyanın her yerinden pul ve pulculukla ilgili haberler, yeni çıkan pulların resimleri ile birlikte okurlara sunulmaktadır.
Derginin ikinci sayısı, hem içerik hem de yazar sayısı bakımından zenginleşmiş görülmektedir. İlk sayıda olmayan, Ahmed Kemal, Ahmed Refik, Mehmed Hulusi, Nihat, Recaizade Ekrem, İsmail Safa, Said Mekin, Eşref Edip gibi önemli kalemlerden çıkan yazılar, Pul Mecmuası ‘nın yalmzca bir filateli dergisi olarak kalmayıp, düşün ve edebiyat alanlarında da etkili bir yayın olma çabasmda olduğunu göstermektedir.
Başyazar Ahmed Kemal Bey ve yenilikler
Üçüncü sayıdan itibaren derginin künyesinde başyazar olarak Darü’ş-şafaka edebiyat ve kimya öğretmeni Ahmed Kemal Bey‘in adını görüyoruz. Ahmed Kemal Bey’in Pul Mecmuası ailesine katılışı davet ve kabul mektuplarının suretleri verilerek okuyuculara duyurulmuş, ayrıca yazarın büyükçe bir resmi (birinci sayfayı kaplayacak şekilde) yayınlanmıştır. Davet mektubu şöyledir:
Efendimiz!
Gazetemiz himmet-i kalemiyenize arz-ı ihtiyaç ediyor. Evvelce Nisan’ın neşri hakkında vuku bulan istizanımıza cevap verildi. Bunu muvaffakat telakki eyledik. Asar-ı şiiriyenizin öteden beri mergub-u havas ve avam olmak meziyet-i aliyyesi bu defa da nazar-ı aray-ı iftihar olduğundan sermuharrirliğimizin kabulünü rica ve bir kıt’a tasvir-i âlinizin irsalini ilave-yi muttaleb eyleriz efendim.
Ahmed Kemal Bey’in başyazarlığı kabulünden sonra Tevfik Fikret ve Recaizade‘nin şiirleri dergide sık sık yer almaya başlar. Böylece dergi, başyazarının mesleki çizgisine uygun olarak edebiyata daha fazla yönelir.
1 Mart 1314 tarihini taşıyan 8. sayısından itibaren derginin dağıtım yeri değişmiş ve yine Babıâli caddesinde bulunan Türkiye Matbaası’na taşınmıştır. 13. sayıdan itibaren haftada bir gün (perşembe günleri) çıkmaya başlayan dergi, içeriğini zenginleştirdiğini yayınladığı programla da göstermektedir.
Bu seneki pogramımız şu yoldadır:
– Manzum ve mansur makalat ve muhakemat-ı edebiye
– Fünun-u terakkiyat hazırasına dair makalat
– Her kavimden bitişan meşahirin tercüme-i halleri
– Edebiyat-ı Osmaniye dersleri
– Kavanin ve nizamata dair makalat
– Posta pullarına dair makalat
– Tek numaralı nüshalarda “mevadd-ı tarihiye” ve çift numaralarda “şuunat”
– Vekayi-i mühimmeye dair mütalaat
– Musahabe-i roman, hikaye ve saire.
Pul Mecmuası, pul koleksiyonu ile ilgili yeni çıkan kitap ve dergilerden de haberler vermekte ve bunları kısaca tanıtmaktadır. Örneğin 16. sayıda (19 Ağustos 1314) “Yeni Kitaplar” başlığı altında tanıtımı yapılan Posta Pulları ve Pul Koleksiyonu adlı yayın hakkında şu bilgiler yer almaktadır:
Posta Pulları ve Pul Koleksiyonu, bu nam ile Aydın Vilayeti mektubi mümeyyizi Ahmed Rıfat Bey efendi tarafından telif ve neşredilen risale, posta pulları meraklılarının edinmesi lazım gelen mâlûmat-ı ibtidaiyeyi câmi olduğu gibi posta pullarının ebadını tayin ve tırtıllarını tadad için mükemmel bir mikyas cetveli muhtevi bulunan eser-i mezkur idarehanemizde 60 paraya satılmaktadır. Iki kuruşluk yeni posta pulu ile irsal edilir.
Yine aynı sayıda Fransızcadan çevrilen bir kitabın ilanı görülmektedir. İlanda “Kurye du Timber Post” Frederik Solye’nin kitabının Duyun-u Umumiye memurin-i kiramından ve Tercüman Hakikat gazetesi muharrirlerinden Reşad Mithat tarafından tercüme edildiği ve kitabın 2 kuruş fiyatla satışa sunulduğu belirtilmektedir. Dergide çıkan bir başka ilan ile 1897 yılında Türkçe bir pul kataloğunun çıktığını haber verilmektedir. Şark Posta Pullarına Mahsus Katalog adını taşıyan bu kitapta Levant ve tüm Osmanlı posta pullarını tanıtıcı bilgiler ve fiyatlar bulunduğu belirtilmektedir.
İlk filateli dergisi
Pul Mecmuası, giderek edebiyat yoğunluklu bir kimliğe bürünse de ülkemizin ilk fılateli dergisi olması açısından daha sonraki yayınlara temel olmuştur. 1911’de Pul Gazetesi (Journal Stamp) adıyla çıkan pul koleksiyon dergisinden sonra art arda gelen savaşlar filateli-koleksiyon hayatını da etkilemiş, bir barış ve dostluk simgesi olan posta güvercini Osmanlı topraklarında savaşların yıktığı kentler ve insanlara acı haberler taşımaktan yorgun düşmüş ve görünmez olmuştur. Cumhuriyet döneminde bu konu ile ilgili ilk ve şu ana kadar çıkarılmış en kapsamlı dergi olan Pul Meşheri, Pul Mecmuası’ndan sık sık söz ederken pek çok fılatelik bilginin ülkemize bu dergi ve onu yaşatmaya çalışan koleksiyoncu sayesinde ulaştığından saygı ile bahsetmektedir.
Yazının dergideki orijinal halini görüntülemek için tıklayın.
İlginizi çekebilir
- Pul Koleksiyonculuğu Ölüm Döşeğinde mi?
- Posta Pulunun Kısa Tarihi
- Koleksiyon Sevgisi-4 Posta Pulları ve Pul Koleksiyonculuğu
- Anadolu Pulları ile Kullanılmış Kartpostallar
- Türk Filateli Dergileri Tarihçesi: Pul Derneği Dergisi
- Yüksek Kaldırım’ın Eski Ünlü Pulcuları (1950’li Yıllar)
0 Yorum bulunuyor “Ülkemizin İlk Pul Koleksiyonu Dergisi «Pul Mecmuası»”